Onedio Yazılarımız

Onedio Yazılarımız

Evli, Mutsuz, Yabancı

Evlilik, biz onu kutsadıkça küçülüp yozlaşıyor mu ne? Aslında ne kadar akıl işi diye düşünmemek elde değil. Düşünsenize hiç tanımadığınız birinin tişörtlerinin takibinden, akşam yemeğinden, koltukta uyuyup kalmasından sorumlu olmanın neresi akli? Erkek tarafından bakarsak, duygularının ne zaman değişeceğini bilemediğiniz birine uyum sağlamayı sürdürebilmek kolay mı?Bakmayın böyle yazdığıma. Dünya evliliği hâlen en gönüllü tercih olarak kabul ediyor. Derdimiz, evlilik vesilesiyle statü arayışı, bazen hayatı her yönüyle paylaşmak, belki de kabul ve onaylanma isteğimiz olabilir. Kabul ve onayın altını çiziyorum, zira kabul yerini reddedilmeye bıraktığında o ilişkide kalmak son derece onur kırıcı olabiliyor.

Devamını Oku
Biz İyi Hissetmezken Bizde Neler Oluyor?

Kendimizi iyi hissetmediğimiz, acı çektiğimiz zamanlar çoğaldıkça zihnimiz gezintiye çıkar. Tüm dikkatimiz geçmişin çözümsüzlüğü veya geleceğin tasarımsal korkunçluğundadır. Böylece şimdiki zaman terk edilen, ihmal gören olur. Anı yaşamak dediğimiz beceriden giderek uzaklaşırız. Temcit pilavı gibi sürekli ısıtılan, kesik, bozulmuş ama etkili anı parçalarıyla uğraşmak bir seçim midir, konuşalım mı?

Devamını Oku
Pandeminin Balayı Bitti, Tribülansa Girdik, Maskelerinizi Takın

İlk günlerde her şey iyi gidiyordu. Bildiğimiz normalleri yaşatabileceğimizi sanmıştık. Metropollerde iş yoğunluğundan, kırsalda bağ, bahçe işlerinden evine, çocuğuna vakit ayıramayanlar için iyi bile olmuştu. Gelen giden olmayınca dağınıklık bile gözümüze fena gelmiyordu. Babalar çocukların kaça gittiğini, çamaşırın bitmediğini, ne çok yemek yendiğini fark ettiler. Anneler, hatta bazı babalar ekşi mayalı ekmek işini iyiden öğrenip, birbirlerine sosyal medyadan meydan okudular. Sahi n’oldu o ekmekler? Kıtlık mı geçti, korkumu dindi, eğlence mi bitti?

Devamını Oku
Ölmeden Ölmek ve Ölüm Fobisi

Var olmaktan daha önemlisi varlığını korumak olmalı. Burada bir yerlerde ‘’varım’’ demek kolay, peki var olduğunu kimler biliyor? Mesela, ben nefesimin, bedenimin farkında mıyım? Karmaşık konuşalım mı, nasılsa konu ölüm, kendindelik olarak çevrilen (Awareness değil çünkü bu kelime daha çok farkındalığa dikkat çekiyor) mindfulness olgusundan bu yazımda yardım isteyeceğim.Ölüm, var olduğumuzun anlaşılması için gereken sürenin dolması mıdır, yoksa anlamsızca yokluk mu? Yok olmak kendini görememek, tanımlayamamaktır. Benliğin, bilinç düzeyinde ortaya koyduğu kendilik işlev dışıdır. Çoğu zaman bizi tanımlamaz. Tatmin etmez. Eğer öyle olsaydı bu dünyadaki en mutlu insanlar Narsistler olurdu. İnsan ölmekten değil, ölünce kaybolup mutsuz olacağı düşüncesinden korkar.

Devamını Oku
Bazıları Bu Yıl Sınava Girmeyecek!

28 numaralı ceset; kesin tahliye, sınava girmeyecek!Covid cenazeleri, elini bırakanların çokluğu kadar yalnızlar. Genç olanlarını bekleyen sınavlar vardı, sınava girmeyecekler. Ait olmadıklarını düşündüklerini dünyaya ait olmaya çalışma serüvenleri bitti. Soğuk morglarda hepsinin bir numarası var, bu onları kimlikli kılıyor. Mahkemedeki mübaşir benzeri bir morg görevlisi sesleniyor, 28 numaralı ceset hazır! Şu sıralar ölümlü birini başka ölümlüler kendi ölümlerinin korkulu hayaliyle defnedemiyorlar ve bu onları daha çok ağlatıyor.

Devamını Oku
Mutlu İlişkilerin 4 Belirgin Özelliği

Birbirimizi onaylayamadığımız ilişkide ne işimiz var? Madem yan yana kalabiliyor, hayatı birlikte karşılayıp ağırlayabiliyoruz, o hâlde bu neden sürdürülebilir olmasın? Bunun kolay olmadığını biliyorum ama imkânsız olmadığını şimdi beraber öğreneceğiz.Bir ilişkiye başlarken çoğu zaman bu ilişkiyle beraber tazelenmeyi, toparlanmayı umarız. Hiç kimse yara almak, dağılıp ufalanmak için orada değildir.

Devamını Oku