Sağlıklı Empati

Empati nedir? Başkasının acısını veya mutluluğunu duygusal olarak içselleştirerek derinden hissedebilmek, dersem sanırım doğru bir tarif olur. Burada işaret ettiğim ‘’başkası’’ çoğu zaman bizim için önemli, hayatını izlerken tesirinde kaldığımız kişilerdir. Bir insanın bir başka insanın yaşamından kendine ait hisseyi alıp buradan ders çıkarması veya o insanla beraber aynı duyguları fark etmesi ne insani bir duruştur. İnsan olmamızın güzide parçasıdır.

Empati kurabilen insanlar genellikle çevresine karşı duyarlı ve sahiplenici ama bir adım öteye geçtiklerinde müdahaleci olabiliyorlar.

Empati, duyarlılık, başkası acı çekerken onunla olmak, tam yanında öylece durmak da dahil, acılı kendiliğine refakat etmektir.  Bu ne kadar şefkatli değil mi? Acı çekerken ilk duygumuz yalnızlıktır. Biz yalnız hissederken, orada tüm içtenliğiyle yanımızda olmayı seçen, yani empati değeri olan kişiler ne kadar özeller.

Empati şefkatle bezeli ve kendi sınırlarını doğru çizebilmiş bir değer olduğunda hayatımıza ve sevdiklerimizin hayatına anlam katıyor. Empatide sınır, empatide sınır derken ne demek istiyorum? Şimdi gelin bunu konuşalım.

Empati ne değildir? Empati sevdiklerimizin hayatına karışmak değildir. Onların adına karar almaya kalkışmak değildir. Çevremizdekiler acı çekerken bu acıyı damarlarımıza kadar hissetmemiz demek değildir.

Meselenin en tuhaf tarafı empati yapan kişinin bir süre sonra acılı insan avına çıkmış gibi olmasıdır ve bu cidden çok ıstıraplıdır. Mutlu olmayı unutursunuz. İşte bu nedenle sınırsızca empati kuran kendimizi mazoşist olmaktan korumalıyız. Herkese yetişeyim derken kendi duygu dengemizi sarsabiliriz. Kendi huzurunu hiçe sayma riskini de düşünelim.

Şimdi gelelim sağlıklı yani kimsenin özel alanına girmeden empati nasıl olur bunu konuşmaya. Empati duyacağız diye ille de aynı acıyı hissetmemize gerek yoktur. Muhatabınızın acısını anlamak güzeldir ancak her zaman hak vermek zorunda değiliz. Bazen arkadaşımız yaşadığı mutluluğu paylaşmak isterken onun mutluluğunu sahiplenmiş olabilirsiniz ki bu işgüzarcadır, dikkat etmelidir. Aynı durum acı için de geçerlidir. Yakınını kaybetmiş birine taziye ziyaretinde ondan çok ağlamak da haddini aşmış bir empatidir, tatsızdır. Hatta depresif bir işarettir.  O nedenle acı veya başka her duygu sahibinindir. Bize düşen fark etmek, duymak ve anlamaya çalışmaktır.

Paylaş:

Facebook
X
LinkedIn
Telegram
WhatsApp
Comments